2. DÜNYA SAYAŞI – Osman Naim Gökmen – 3A Sınıfı Öğrencisi 1. BÖLÜM

 

Yıl 1939,
Almanlar ve Fransızlar büyük bir savaşa başladılar. Daha sonra diğer büyük
devletlerin savaşa girmesiyle savaş çok geniş bir alana yayıldı. Rusya, ABD, Sırbistan,
Japonya, savaşa dahil olmasıyla binlerce insan öldü; binlerce insan sakat
kaldı. Özellikle ABD’ nin Japonya’ ya atom bombası atmasıyla Japonya teslim
olmak zorunda kaldı. Almanya asker yetersizliğinden dolayı Almanya’daki tüm şehirlerdeki
ve kasabalardaki yurttaşlarını savaşa davet etti. Ve onların arasındaki biri de
Jiim isminde bir dede idi. Jiim dede 50 yaşını geçmiş bir insandı ama savaşa
katılmak istiyordu. Jiim dedenin bir kızı ve bir torunu vardı. Damadı ise
Fransızlar için savaşan bir askerdi.­ Aslında Jiim dedenin damadı bir Alman
ajanıydı. Fransız bir asker gibi görünüp Alman ordusuna Fransız ordusundan öğrendiği
bilgileri iletiyordu. Bu çok tehlikeli ve zor görevi başarı ile sürdüren
damadı ile Jiim dede gurur duyuyordu. Savaşa katılmak istemesindeki başlıca
sebep damadını örnek almasıydı. Ama Jiim dede bir yandan torunu ve kızını
düşünüyordu. Onlar için üzülüyor damadına bir şey olursa onlara neler olacağını
hayal bile edemiyordu. Zaten bu lanet savaşın bir an önce bitmesi için savaşa
katılmıştı.  Fakat Jiim dede eğitimlerde
çok zorlanıyor, yaşının ilerlemiş olması sebebi ile birçok şeyi yapamıyor ya da
yaparken çok yoruluyordu. Bu yüzde komutanlar onu çok zorlamıyor ona temizlik
paspas ve patates soyma gibi işler veriyordu. Aradan üç buçuk hafta geçmişti.
Ve sonunda Jiim dede eğitimi başarı ile tamamlamıştı.
        ARTIK SAVAŞA
KATILMAK İÇİN HAZIRDI.
Ve yakında
savaşta olacaktı. Yıl 1940 savaş başlamış birçok insan ölmüştü. Jiim dede de
artık savaşta idi. Fransızlar jetlerle Alman ordusunun üzerine bombalar
atacakları haberi geldi.Almanlar erkenden saldırıya geçmeye çalıştılar. Ama
artık çok geçti. Gökten bombalar yağıyor, askerler canlarını kurtarmak için
sağa sola koşturup duruyorlardı. Jiim dede ise ilerdeki Fransız ordusuna doğru
koşmaya başladı. Ve hiç korkmuyordu. Yanındaki beş altı askerde Jiim dede ile
birlikte Fransız ordusuna doğru koşuyordu. Ama yanlarında önlerinde ve arkalarında
birçok asker vurulmuştu. Her taraf kan gölüne dönmüştü. Jiim dede ve
arkadaşları Fransız askerlerine doğru koşmaya devam ediyorlardı. Fakat
koşanlardan dördü vuruldu.  Jiim dede ve
subay kaldı. Ve onlar düşmana doğru ilerliyordu. Sonra subay ayağından vuruldu.
Jiim dede onu kurtarmak için durdu, subay çok geç artık dedi ilerlemesini
emretti. Bunun üzerine Jiim dede Fransız ordusuna doğru ilerlemeye devam etti. Subay
yanına düşen bir bomba ile toprakların içinde kalarak öldü. Jiim dede hala
koşuyordu. Fransız ordusu ile arasında birkaç metre kalmıştı  Jiim dede gelen
kurşunlardan kurtulmaya çalışıyordu. Jiim dede birden yere yığıldı. Çünkü
kolundan vurulmuştu.  Aslında vurulmasa da
belki de düşecekti çünkü enerjisi kalmamıştı. Jiim dede artık Fransız
askerlerine esir düşmüştü. Jiim dede esir kampında sekiz hafta kadar süre
geçirdi. Fransız askerlerinin takdirlerinin kazandı. Onlarla dost oldu. Fransız
askerlerine şaka yapıp onları güldürüyor. Yani esir kampına da ayak uydurmuştu.
Ama bazen ona Fransız komutanlar kötü davranabiliyorlardı.  Jiim dede aylardır esir kampında kalıyordu.  Kızı babasının esir düştüğünün haberini daha
yeni almıştı. Jiim dede kızı ve torununu çok özlemişti. Ve bu pislik yerden bir
an evvel kurtulmak istiyordu. Babasının Fransız askerlerine esir düştüğünü öğrenen
kızı ne yapacağını bilmiyor sağa sola başvurup ne yapabileceğini öğrenmeye
çalışıyordu. Fakat hiçbir şey yapamıyor her gittiği yerden eli boş olarak
dönüyordu.
                                                                                        DEVAM EDECEK…
Exit mobile version