Bilinmeyen bir zamanda sürüsünü otlatmaya giden çoban bir kurt görmüş. Ne yapsa ne etse kurdu uzaklaştıramamış. Bu yüzden koyunlarının yanına gitmiş. Koyunlarının yanına gelince anlamayacaklarını bilse de şöyle konuşmuş “Koyunlarım güzel otları yemek için sürüden uzaklaşmayın, şunu bilin ki sürüden ayrılanı kurt kapar”. Çok ilginç olacak ki bütün koyunlar anlamış fakat biri hariç o da Pamuk’muş çünkü çoban konuşurken o uyuyormuş. Çoban ertesi gün yine koyunlarını otlatmak için dağlara gittiğinde Pamuk uçurumdan aşağıya yuvarlanmış. Bu olayı uzaktan izleyen kurt hemen koyunların yanına gitmiş ve onlara “Biliyor musunuz sizin arkadaşınız Pamuk uçurumdan düştü” demiş. Koyunlar bakmış kurt doğru söylüyür hemen kurdun yanına gidip kurda “Lütfen arkadaşımızı kurtarın” demişler. Kurt ise “Yaparım ama bir şartım var. O da bana bütün yemeğinizi vereceksiniz” demiş. Koyunlar kabul etmiş ve kurt Pamuk’u kurtarmış. Koyunlar ise mecburen yemeklerini kurda vermişler. Kurt karnını doyururken aklına bir plan gelmiş. Plan çok sinsiceymiş çünkü plana göre aç olan koyunları gece kurt zorla kaçıracak ve onları öldürecekmiş. Gece olunca kurt planını uygulamayı başlamış birkaç kurt arkadaşından da yardım istemiş. Kaçırılan koyunlar sessizce ilerlerken Pamuk ve dört arkadaşı kaçma planı yapıp kimseye yakalanmadan kaçmış. Pamuk ve dört arkadaşı geceyi ormanda geçirmişler. Sabah olunca köye doğru yola çıkmışlar ama köye varmadan karşılarına bir avcı çıkmış avcı üç koyunu öldürmüş ama Pamuk ve bir arkadaşı çoktan kaçıp köye varmışlar. İki koyununu da karşısında gören çoban çok mutlu olmuş. Pamuk ise dersini çoktan almıştı.
METE BORA ATSOY
Açı okuluna çok teşekkür ederim