1-HER
Spike Jonze’un yazıp yönettiği filmin başrollerinde karşımıza Joaquin Phoenix, Scarlett Johansson ve Amy Adams çıkıyor. Aslında Scarlett Johansson’ın bu noktada tam olarak “karşımıza çıktığını” söylemek mümkün değil. Zira Johansson, yapay zeka programı olan işletim sisteminin sesi olan Samantha rolünde yer alıyor. Yani film boyunca Scarlett Johansson’ın yüzünü görmüyor, sadece sesini duyuyorsunuz. Samantha’yı en basit haliyle iOS cihazlarımızda yer alan Siri gibi düşünebilirsiniz. Filmin ana karakteri olan Theodore Twombly hayatını, yakın gelecekte nadir bulunan bir şeye dönüşmüş olan el yazımı mektupları yazarak kazanıyor. Theodore, karısından boşandıktan sonra bir apartman dairesinde tek başına yaşamaya başlar ve bir gün karşılaştığı bir reklamla hayatı değişir. Kusursuz bir yapay zeka programı sunan yeni bir işletim sistemi, onu Samantha ile tanıştırır. Samantha, Theodore’u dünya ve hayat üzerine sorduğu sorularla bambaşka bir gerçekliğe götürür. Ciddi bir depresyonun içerisinde olan Theodore da Samantha’nın hayatına girmesiyle birlikte yaşamın keyifli yanlarını fark etmeye başlar. Ancak ilerleyen dönemde Theodore ve Samantha arasındaki ilişki farklı bir hal almaya başlar.
2-EX MACHİNE
Yönetmenliğini ve senaristliğini Alex Garland’ın üstlendiği filmin başrollerinde ise Oscar Isaac, Domhnall Gleeson ve Alicia Vikander yer alıyor. Domnhall Gleeson’ın hayat verdiği Caleb, dünyanın en önemli teknoloji şirketinde yazılım uzmanı olarak çalışmaktadır. Oscar Isaac’in canlandırdığı şirketin gizemli CEO’su Nathan ise hem şirketten hem insanlardan uzakta, özel bir dağ evinde yaşamaktadır. Caleb, düzenlenen bir yarışmada, Nathan’ın dağ evinde 1 haftalık bir ödül kazanır. Fakat bu süreçte çekileceği dahil olacağı deneyden habersizdir. Ava adındaki güzel bir robot kızın bedeninde, dünyanın ilk gerçek yapay zekası bulunmaktadır. Caleb’in Ava ile tanışması da kendisi için kimi zaman duygusal, kimi zaman zorlu bir sürecin başlangıcı olacaktır.
3-ARTİFİCİAL İNTELLİGENCE
Filmin asıl fikrinin usta yönetmen Stanley Kubrick’e ait olduğunu en baştan belirtelim. Ancak Kubrick öldükten sonra bu filme devam edebilen ve tamamlayan kişi ise bir başka usta yönetmen Steven Spielberg oldu. 11 yaşında, kendi halinde bir çocuk olan David aslında bir robottur, ancak bu hiçbir şekilde anlaşılmamaktadır. David, çocuğu olmayan ailelere verilen ve ailelerin ebeveynlik hissini tatmasına yardımcı olan bir oyuncaktır. Kendisi bunu fark edince de gerçekliğine kavuşmak isteyecek ve bunun için tehlikelerle dolu bir yolculuğa çıkacaktır. Filmin başrollerinde ise Jude Law, Haley Joel Osment ve Frances O’Connor karşımıza çıkıyor.
4-SİMONE
Andrew Niccol’un yazıp yönettiği filmde Al Pacino’nun hayat verdiği ve kendi gişe filmini yapıp uzun zamandır hayalini kurduğu şöhret basamaklarını tırmanma hayalini gerçekleştirme hevesindeki bir yönetmen Viktor Taransky, umut bağladığı başrol oyuncusunun film setini bırakıp gitmesi üzerine ne yapacağını bilemez. Akabinde bunalıma doğru sürüklenen yönetmeni bu depresyondan kurtaran şey ise sanal ortamda yaratılmış, kaprissiz bir aktris olan Simone olur. Simone o kadar ünlenir ki Viktor bu konuda ne yapacağını bilemez ve çeşitli oyunlara başvurmak zorunda kalır. İşin garip tarafı kendisi de yavaş yavaş Simone’un gerçek olduğuna inanmaya başlamıştır.
5-J. ROBOT
Alex Proyas’ın yönetmenliğini üstlendiği ve Isaac Asimov’un aynı isme sahip kitabından uyarlanarak çekilen film, 2035 yılında geçmektedir. Robotların oldukça popüler olduğu bu yılda, aslında robot fobisi olan, Chicago Polis Ofisi’nden Del Spooner için hayat giderek zorlaşmaktadır. Daha da kötüsü henüz bir cinayet davasını üstlenmiştir ki söz konusu davada katilin bir robot olmasından şüphelenilir. Bilim adamı Dr. Miles Hogenmiller’ın ölümü incelenmektedir. Bilim adamının, ölümünden kısa bire süre öncesine kadar gizli bir proje üzerinde çalışmakta olduğu anlaşılır.
6- CHAPPİE
Neill Blomkamp’in yazıp yönettiği filmin başrolünde Sharlto Copley, Dev Patel ve Hugh Jackman yer alıyor. Yakın bir gelecekte geçen hikayede, mekanik robotlardan oluşan polis güçleri, devletin baskıcı tutumu ile sistemin yegane güvenlik gücü haline gelmiştir. Ancak insanlar gittikçe usandıkları bu robotlara karşı koyma hazırlığındadır. Robot polislerden birisi, bir çete tarafından çalınır ve yazılımcı Deon tarafından yeniden programlanır. Deon ilk kez kendi adına düşünen ve hisseden bir robot yapmayı başarır. Chappie adını alan bu robot kısa süre içerisinde düzene ve insanlığa karşı bir tehdit olarak algılanacaktır.
7-MOON
Duncan Jones’un yönettiği filmin başrolünde karşımıza Sam Rockwell çıkıyor. Astronot Sam Bell, Lunar Industries ile üç senelik bir kontrat imzalamıştır. Buna göre gezegeni besleyen önemli enerji kaynaklarından olan Helium-3’ü keşfetmek üzere Ay’ın karanlık bir köşesine gönderilir. Görevi esnasında başına talihsiz bir kaza gelir ve uydu bağlantısının da kopmasıyla tüm iletişimi kaybeder. Neyse ki Ay’daki günlerinin sonlarına yaklaşmıştır ve evine dönmesine az bir zaman kalmıştır. Bu süreçte Sam’in konuştuğu tek varlık ise aracın yapay zekası olan robot Gerty’dir. Ancak Sam’in evine dönmesi tahmin edildiği kadar kolay olmayacaktır, çünkü sağlığını da kaybetmeye başlamıştır.
8-BİTCOİN MAN
Isaac Asimov’un eserinden sinemaya uyarlanan filmin yönetmen koltuğunda Chris Columbus oturuyor. Filmin başrollerinde ise karşımıza Robin Williams, Embeth Davidtz ve Sam Neill çıkıyor. Teknolojinin hızla geliştiği dönemin ilk yıllarında Richard Martin, bir NDR-114 robot satın alır. Ailenin en küçük çocuğu da robota Andrew adını verir. Başlangıçta evin sıradan işlerini yapmak için alınan bir robotken Andrew düşünmek ve hissetmenin ne olduğunu keşfetmeye başlar. Martin ailesi de bu süreçte satın aldıkları robotun sıradan bir robot olmadığını fark eder.
9-ROBOT VE FRANK
Yapay zekanın oldukça keyifli ve komik yönünü anlatan bu filmde, yönetmen olarak karşımıza Jake Schreier çıkıyor. Filmin oyuncu kadrosu ise Peter Sarsgaard, Frank Langella, Susan Sarandon, Liv Tyler, James Marsden gibi usta isimlerden oluşuyor. Eski bir hırsız olan Frank’ın iki çocuğu vardır ve onlar babalarının artık yalnız yaşayamayacağını düşünürler. Bu nedenle çocukları Frank’a, yürüyen ve konuşan, ev işlerinde yardımcı olabilecek bir robot hediye ederler. Frank başta bu hediyeyi istemese de zamanla robotla dostluk kurar. Fakat bu samimi dostluk zamanla kötü olaylara yol açacaktır. Frank, bu robotu kafasında tasarladığı büyük bir soygunda kullanmayı planlar.
10-WALL-E
Listemizin son yapay zeka odaklı filmi ise bir Pixar animasyonu; WALL·E. Filmde, insanoğlu aşırı kirlenme sebebiyle Dünya’yı terk edip başka bir gezegende yaşamaya başlamıştır. Çöplerle çevrili dünyayı temizleme görevi sevimli bir robot olan WALL·E’ye verilir. İnsanoğlunun bıraktığı çöplerden kendine yeni bir dünya yaratan karakterimizin yalnızlığı, başka bir robot olan EVE’in gelmesiyle son bulur. İki sevimli robotun arasında filizlenen dokunaklı ilişki, türlü zorluklara rağmen direnmeye ve ayakta kalmaya çalışır.
